
Tiroid hastalıkları ve bu hastalıkların kemik sağlığı üzerindeki etkilerini değerlendirdiğimiz yazımızda ; hipertiroid ve kemik erimesinden, tiroid hormon tedavisinin kemiklere etkisinden ve tiroid bezinin çalışmasının kemiklere etkisinden bahsedeceğiz. Yazımızın yararlı olması dileğiyle iyi okumalar dileriz.
Tiroid Hastalıkları ve Kemik İlişkisi
Tiroit hormonları sağlıklı bir kemik gelişimi için oldukça önemli bir hormondur. Doğuştan tiroit bezi yetmezliği olup da tedavi edilmeyen çocuklarda boyun kısa kalması, iskelet gelişimi anormallikleri, kol ve bacaklarda kısalık, tiroit hormonlarının kemik gelişimi için önemine ışık tutmaktadır. Tiroit bezinin çalışmasındaki aksaklıklar veya aşırı çalışması da kemik sağlığını etkiler. Tiroit yetmezliği tedavisinde kullanılan ilaçlarında fazla alınması ,kemik sağlığını etkilemektedir.
Hiperetiroidi ve Kemik Erimesi
Hipertiroidi, yani tiroit bezinin aşırı çalışması kemik erimesine neden olabilmektedir. Bu durum tiroit hormonlarının kemik erimesi yapan osteoklast isimli kemik hücrelerini uyararak onları daha fazla çalışmaya zorlamasından kaynaklanmaktadır. Hipertiroidili hastaların %12-20’sinde kemiklerde erime saptanır. Hipertiroidi hastalığında bu durum tedavi edilse de kemik sağlığını eski haline getirmek oldukça zordur. Kemik erimesi TSH hormon düşüklüğüyle orantılı olarak meydana gelmektedir. TSH ne kadar düşükse kemiklerde erime oranı o kadar fazladır.
Sadece TSH düşüklüğü ile seyreden başlangıç halindeki tiroit bezi fazla çalışması durumunda (TSH düşük, T4 ve T3 hormonları normal) bile kemik erimesi durumu meydana gelmektedir. Bu sebeple başlangıç halindeki hipertiroidi hastalığının da doktor kontrolünde tedavi edilmesi gerekir. Tiroit bezi fazla çalışan hastaların kalsiyum destekleri almaları için doktora başvurmaları gerekmektedir.
Kemik erimesinin arttığını anlamak için idrarda hidroksipirilin veya çapraz bağlı telopeptit tip 1 kollajenaz (beta-crosslaps) artmasıyla belirlenir. Ayrıca kanda alkalen fosfataz ve osteokalsin düzeylerin artması da erimenin başladığını gösterir. Kemik mineral dansitesi (diğer adıyla BMD) ölçümü de kemik erimesi hakkında bize bilgi verir. Endokrinoloji uzmanına danışmalı ve konu hakkında bilgi almalısınız.
Tiroit Hormon Tedavisinin Kemiklere Etkisi
Tiroit bezi yetmezliği (hipotiroidi) tedavisinde veya nodüler guatrın tedavisinde kullanılan tiroit hormon ilaçlan eğer aşırı dozda alınırsa kemik erimesi sonuçları doğurabilmektedir. Kemik erimesinden korunmak için TSH hormonunun normal sınırlarda olması gerekir. TSH normal sınırlar içinde ise kemiklere zarar vermemektedir. Özellikle menopozdaki kadınlarda kemik erimesi fazla olduğundan bu ilaçlar kullanırken TSH düzeyinin fazla düşmemesi büyük önem taşımaktadır. Bu sebeple endokrinoloji uzmanının kontrolünde ilaçlarınızı almanız gerekmektedir.
Tiroit Bezi Çalışması ve Kemik Sağlığı
Tiroit bezi yetmezliği (Hipotiroidizm) durumunda da kemiklerde kırılma riski artabilmektedir. Aslında hipotiroidisi olan hastalarda kemik dansitesi yüksektir; ancak kemik kalitesi iyi değildir. Bu hastalarda her yıl kemiklerde %2 oranında kayıp vardır. Bu sebeple hipotiroidisi olan hastalarda kemik dansitesi kontrolü ve tedavi için endokrinoloji uzmanına başvurmaları gerekir.
Diğer yandan yapılan araştırmalarda kan T3 düzeyi azaldıkça depresyon oluşması riski ve nüksü artmaktadır. Kandaki anti-TPO antikorlarının yüksekliği ile depresyon arasında da bir ilişki vardır. Bu sebeple depresyonu olan hastalarda ve özellikle depresyonu sık tekrarlayan kişilerde TSH, T3, T4 hormonları ile anti-TPO ve anti-tiroglobulin antikorları mutlaka ölçülmeli ve anormallik varsa endokrinoloji uzmanına başvurulmalıdır. Tiroit bezi yetmezliği varsa bu hastalar tiroit hormon ilaçlarıyla (levotiroksin) tedavi edilirler.
Bazı araştırmalarda uzmanlar beyindeki tiroid hormonunun azlığından bahsetmişlerdir. Bu azlık beyinde yaşanırken vücutta tiroid hormonu son derece normal çalışmaktadır. Kadınların %15′inde doğum sonrası depresyon görülmektedir. Hormonal değişimlerden sonra bu çok normaldir ve genelde ilk çocuktan sonra meydana çıkar. Doğum sonrası oluşan depresyon ile tiroit hormonları ve anti-TPO antikoru arasında bir ilişki olduğu çeşitli bilimsel çalışmalarda ortaya konmuştur. Gebeliğin ilk 3 ayında ölçülen anti-TPO antikor düzeyleri doğum sonrası depresyona girilip girilmeyeceği konusunda bilgi vermektedir. Anti-TPO antikoru yüksek olan kadınlarda doğum sonrası depresyonu 3 kat daha fazla görülmektedir.
Depresyonun kendisinin de tiroit hastalıklarının gelişimine katkıda bulunabildiğini unutmamak gerekir. Stresli veya depresyondaki kişilerde Graves hastalığı denen, tiroit bezinin aşırı çalışması ile karakterize olan bir hastalık ortaya çıkabilmektedir.Buda kemiklerin sağlığını etkilemektedir. Her ne olursa olsun tiroid hastalığınız için doktora gitmelisiniz.
Yazımızı okuduğunuz için teşekkür eder.Sağlıklı günler dileriz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme